Aromaterapi

Aromaterapi Nedir?

Aromaterapi Nedir?

Aromaterapi (¹)

Yaklaşık 6000 yıllık bir geçmişe sahip olan aromaterapinin ilk olarak mumya yapımında, eski Mısır uygarlığı tarafından kullanıldığı bilinmektedir. Aynı çağlarda, eski Çin uygarlığı tarafından da aromaterapi yağları ve bitkileri Tanrıya olan şükranın bir ifadesi olarak kullanılmaktaydı.

Aromaterapinin tedavi ve güzellik maksadıyla kullanımı ise ilk olarak eski Yunan medeniyetlerinde ortaya çıkmıştır. Roma İmparatorluğu devrinde aromaterapi, banyo sonrası masaj teknikleriyle yaygın kullanım alanı buldu. Eski Romalılar aromaterapi yağlarını eski Arap ve Hint medeniyetlerinden getirtiyorlardı. Günümüzde kullanıldığı şekliyle modern aromaterapinin babası Dr.René-Maurice Gattefossé’dur.

Bitkilerin kabuk, yaprak, çiçek, meyve, tohum, sap, kök gibi farklı kısımlarından çeşitli yöntemlerle elde edilen güzel kokulu yağlar uçucu özellik taşırlar. Bu şekilde atmosferde de buharlaşmış olarak bulunmaktadırlar. Bu uçucu yağlar, pek çok bitkiyi verdikleri koku ile karakterize eden, kimyasal oluşumlardır.

Bitkisel yağlar bitkilerin özlerini oluşturmakla birlikte, adlarında belirtilenin aksine her zaman yağ içermek durumunda değillerdir. Bitkilerdeki özellikle uçucu yağların canlı hayatındaki yerleri çok iyi anlaşılmamıştır. Ancak, hayvan hayatı açısından çekici/itici olarak önemli oldukları, kısmen bitkinin kendi bağışıklık sistemini oluşturdukları bilinmektedir.

Bitkisel yağlar yanıcı olup, alkol ve sabun içinde kolaylıkla çözünebilirler. Ancak su içinde %20′ye kadar çözünebilirler.

Aromatik kokuların yüzyıllardır doğal/bitkisel tedavi alanında kullanılmakta olması dolayısıyla, aromaterapinin bitki/şifalı ot uygulamalarının bir branşı olduğu düşünülebilir. Ancak aromaterapiyi fitoterapiden ayıran en temel 3 farklılık vardır.

1. Aromaterapi preparatları bünyeye haricen uygulanan ürünlerdir. Fitoterapide olduğu gibi dahili olarak alınmazlar.

2. Aromaterapi kapsamında kullanılan yağlar konsantre haldedir. Bundan dolayı, aynı bitkinin kurusundan 75-100 kat daha fazla kuvvetlidir. Örneğin; yaklaşık olarak 1 ton gül yaprağından ancak 250 gr. gül yağı çıkartılabilmektedir.

3. Uçucu yağlar bitkilerin belli kısımlarında bulundukları için, sadece o kısımdan ayrıştırılarak elde edilirler. Bitkinin diğer kısımları kullanılmaz. Nihai ürün olarak elde ekstrakte edilmiş bir ürün kalır. Dolayısıyla pek çok aktif maddeyi içermedikleri için, aromaterapide kullanılan bitkisel yağın, aynı bitkinin fitoterapide kullanılanına göre farklı özellikler taşıması da normaldir.

Etkinlik (¹)

Aromaterapi uygulamaları hastalığa tek başına çare bulmaktan öte, vücut ve ruh sağlığı için geniş kapsamlı bir etkileşim üzerinden tedavi öngören uygulamalardır.

Vücut ve ruh, aromaterapide bir bütün olarak ele alınır. Herhangi birinde meydana gelen bir rahatsızlık veya düzensizliğin diğeri üzerinde de olumsuz etkiler oluşturacağı kabul edilir. Organizmada dengeyi amaçlayan aromaterapi, vücut ve zihni uyarmak yoluyla kendi kendini desteklemesi ve iyileştirmesi esasına dayanır.

Bu kapsamda, her hastanın kendine özgü bir hastalık seyri ve dolayısıyla kendine özel bir aromaterapik uygulaması varolmaktadır. Bu şekilde, iki ayrı kişide görülen aynı hastalığın tedavisi birbirinden farklılıklar gösterebilmektedir. Standart tedavi usulleri aromaterapi için de varsayılmakla birlikte, bu şekildeki uygulamalar hastalığa ait göstergeleri bastıracak ancak hastalığın ortaya çıkmasını engelleyemeyecektir.

Aromaterapi, hastalığın seyrine yönelik doğru yağların birleşimi ile oluşan bir tedavi öngörse de, bu tedavinin kapsamı sadece ele alınan hastalığın tedavisine yönelik olmakla kısıtlanmamakta, aynı şekilde hastayı etkileyebilecek çevresel (stres, çevresel kirlilik, diet, spor, vb.) faktörler de göz önünde bulundurulmaktadır.

Aromaterapi, bilgi ve beceri ile uygulandığında güvenilir ve zararsız bir destekleyici tedavi şeklidir. Ancak, bazı bitki türlerinin yağlarının oldukça zehirli olduğu unutulmamalıdır. Bu bağlamda aromaterapi ürünleri ağız yoluyla kullanılmamalıdır.

Kaynakça
(¹) Wikipedia

Blog